Savaş beter ise işgal edilmek beterin beteridir.
Biz bu beterleri 1918’den beri yaşayan bir milletiz.
Kurtuluş savaşında 7 düvele karşı vatan savunması yaptı atalarımız.
2016’nın 15 Temmuz’u da bizim için işgal girişimiydi.
İçimizdeki FETÖ hainlerinin kendi silahımız ve uçağımızla açtıkları ateş ve attıkları bombalarla 250’nin üzerinde şehit ve 2 binden fazla gazimiz oldu. Milletçe öyle bir mücadele verdik ki tankın önüne bedenlerimizi siper ettik.
Şimdi de Ukrayna’da beterin beteri yaşanıyor.
Rus uçakları bombalar yağdırırken ateşlenen füzeler de sivil- asker gözetmeksizin can almaya kan dökmeye devam ediyor. Eli silah tutabilecek herkes ülkesini savunmak için birlik olmuş.”Ukrayna top yekün işgale direniyor ”başlığıyla haberi duyuran gazete ise ”TOPÇU DA CEPHEDE POPÇU DA…” manşetiyle halkın mücadelesini yazıyor. Yine Gazetenin yazdığına göre ”sanatçılar, sporcular, muhalif politikacılar ve siviller tek yürek olarak ellerine silah almış. Muhalif lider Proşenko’un yanı sıra yıllarca hapis yatan eski başbakan Timoşenko, Ukrayna güzeli, güreşçi ve birçok sivil kişi eline silah alarak cepheye koşmuş.
Demek ki konu vatan savunması olunca gerisi teferruatmış.
Bütün bunları okurken aklıma bazı şeyler gelerek kendime sormadan edemiyorum.
Mesela Allah korusun. böyle bir şey bizim başımıza gelse acaba bizim topçular ve popçular da ellerine silah alıp vatan savunmasına katılırlar mıydı?
Kendilerini halkımızın üstünde gören sözüm ona bazı sanatçılar da eline silah alıp cephelere koşar mıydı mesela?
Mesela ”Türkiye ile Yunanistan arasında bir savaş çıksa ben Yunanistan’ı tutarım” diyen CHP eski milletvekili Eren Erdem, acaba gerçekten de karşı tarafta mı yerini alırdı?
“Bak yıllarca hapis yatan eski Başbakan Timoşenko bile vatan savunması için pusat kuşanmış.” Diyorum ve kendi kendime soruyorum ; 15 Temmuz gecesi tankların arasından sıyrılıp Bakırköy Belediye Başkanının evinde kahvesini yudumlayarak hain girişimi TV’den takip eden CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu Vatan savunmasında Timoşenko gibi pusat kuşanıp cepheye koşar mıydı?Ya da o zaman ki gibi yine kahve içerek tv başında olanları izlemeyi mi yeğlerdi?
Hele de bölücü PKK’nın güdümündeki HDP, fırsattan istifade halkın direnişini sabote eder Ülkeyi içten yıkmaya teşebbüs eder miydi?
.
Ukrayna’da Rus savaş uçaklarının, füzelerinin ve de silahlarının kan kustuğunu herkes görüyor. Yok NATO’ya alacağız. AB’ye girdireceğiz laflarıyla Ukrayna’ya arkandayız deyip gazlayanlar da boş vaatler verenler de bütün olanları izliyor. Hiç biri de boş atmanın ötesinde bir şey yapmıyor. Böylelikle de Ukrayna geçte olsa yalnız bırakıldığını anlamış oluyor. Atılan füze ve bombalara rağmen Ukrayna direnişine devam ediyor. Çünkü Ukrayna halkı vatanını işgal ettirmemek için canla başla çalışıyor.
Bundan da anlaşılacağı üzere hiç kimseye güvenilmeyeceği ve hiçbir zaman gaza gelinmeyeceği anlaşılıyor. Kendi silahımızı ve kendi uçağımız yapmanın ötesinde hiç kimsenin vaatlerine kanmamak gerekiyor.Kısacası Ukrayna’nın başına gelen beş beter durumundan alacağımız dersler çok.