Ormanda büyüyen adam azgını/ Çarşıda pazarda insan beğenmez/ Medrese kaçkını softa bozgunu / Selam vermek için kesen beğenmez.
Alemi ta’n eder yanına varsan/ Seni yanıltır bir mesele sorsan/ Bir cim çıkmaz eğer karnını yarsan/ Camiye gelir de erkan beğenmez.
Elin kapısında kul kardaş olan/ Burnu sümüklü hem gözü yaş olan/ Bayramdan bayrama bir tıraş olan/ Berbere gelir de dükkan beğenmez.
Dağlarda bayırda gezen bir Yörük/ Kimi tımar sipahi kimi ser bölük/ Bir elife dili dönmeyen hödük/ Şehristan’a gelir ezan beğenmez.
Bir çubuğu vardır gayet küçücek/ Zu’m fasidince keyif sürecek/ Kırık çanağı yok ayran içecek/
Kahvede fağfuri fincan beğenmez.
Yaz olunca yayla yayla göçenler/ Topuz korkusundan Şardan kaçanlar/ Meşe yaprağını kıyıp içenler/ Rumeli bohçasını duhan beğenmez.
Aslında neslinde giymemiş hare/ İş gelmez elinden gitmez bir kare/ Sandığı gömleksiz duran mekkare/
Bedestene gelir kaftan beğenmez.
Kazak Abdal söyler bu türlü sözü/ Yoğurt ayran ile hallolmuş özü/ Köyden şehre gelen bir köylü kızı/ İnci yakut ister mercan beğenmez.
KAZAK ABDAL. Romanya Türklerinden olup 17. Yüz yılda yaşamış bir halk ozanıdır.
Kazak Abdal, üç yüz yıl önce bizim bu günkü durumuzu tahmin etmiş ve yukarıdaki şiirini bizim nesil için yazmıştır. Çevremize bilhassa gençlere baktığımız zaman hiç kimseyi ve hiçbir şeyi beğenmeyen çok sayıda insan görmekteyiz. Bizler, başkalarını beğenmiyoruz ama acaba başkaları bizleri beğeniyor mu? Önemli olan bizim beğenip beğenmememiz değil başkalarının bizi beğenip beğenmemesidir.
Dünya çapında meşhur olan Psikiyatri Dr. Mazhar Osman Bey, akıl hastalarını tedavi etmek için kendisine özgü yöntemler geliştirmiştir. Hastalarla hemhal olur ve onlar gibi yaşar ve davranır. O’nun bu halini gören dostlarından biri arkasından dedikodu yapar, “ Mazhar Osman Bey, delilerle uğraşa uğraşı kendisi de deli olmuş.” şeklinde çevresinde konuşmalar yapar. İspiyonculardan birisi konuşmayı Mazhar Osman Beye nakledince Mazhar Osman Bey” O’nun bana deli demesi hiç önemli değil, eğer ben O’na bir kere deli dersem O arkadaş kendisinin akıllı olduğuna kimseleri inandıramaz. Zira kimin akıllı kimin deli olduğuna ben karar veririm, benim raporum geçerlidir.” der. Beğenme veya beğenmeme duygusu kişilere göre değişir, herkesin ufku ve bakış açısı değişiktir, değerlendirme kişilere göre değişebilir, hepimiz aynı gök kubbenin altında yaşıyoruz ama ufkumuz farklıdır.