giderek vatandaşlarla bir araya geldi, taleplerini dinledi. Gezilerde belediye meclis
üyeleri ve birim müdürleri de Başkan Bozdoğan’a eşlik etti. Bozdoğan,
“Mahallelerimize yalnızca seçim zamanı hizmet götüren bir anlayışı değil, görevde
olduğumuz her an hizmet vermeyi, her zaman vatandaşımızla iç içe olmayı
benimsiyoruz” dedi.
Tarsus Belediye Başkanı Dr. Haluk Bozdoğan, Büyükşehir yasası ile köy statüsünden
çıkarılarak kırsal mahalleye dönüşen yerleşim birimlerindeki incelemelerini sürdürdü.
Bir gün içinde 15 köy gezen Başkan Bozdoğan, Özbek, Çamtepe, Damlama, Kadelli,
Çiftlik, Sandal, Kaburgediği, Kurtçukuru, Boğazpınarı, Olukkoyağı, İnköy, Kenzin,
Gülek, Çukurbağ ve Çamalan mahallerinde vatandaşlarla bir araya geldi.
Kırsal mahalle gezisine Tarsus Belediye Meclisi üyeleri, başkan yardımcıları, birim
müdürleri ve teknik personel de katıldı. Böylece vatandaşların sorunları yerinde
görüldü ve çözüm süreci hızlandırıldı.
Tarsus Belediye Başkanı Dr. Haluk Bozdoğan, “Mahallelerimize yalnızca seçim
zamanı hizmet götüren bir anlayışı değil, görevde olduğumuz her an hizmet vermeyi,
her zaman vatandaşımızla iç içe olmayı benimsiyoruz. Siyasi amaçlarla değil, hizmet
amacıyla sabahın erken saatlerinde başlattığımız ziyaretlerimizde mahallelerimizde
halkımızla buluştuk. Vatandaşlarımızla sohbet ettik, dertlerini dinledik. Bundan sonra
da mahallelerimizde vatandaşlarımızla bir araya gelmeye devam edeceğiz” dedi.
BOZDOĞAN, SON KULLANMA TARİHİ GEÇMİŞ SÖZLERLE KİMSE SİZLERİ
AVUTAMAZ…
Gittiği her yerde vatandaşların yoğun ilgisi, sevgisi ve çiçeklerle karşılanan Başkan
Bozdoğan, vatandaşların bu samimi davranışları karşısında oldukça duygulu anlar
yaşadı. Bozdoğan, sizleri 33 yıldır tanırım, gelinen süreçte öncelikle hepinizden Allah
razı olsun 95 binin üzerinde oyu bana verdiniz. Bu oyu verirken hepinizin hizmet
açısından bana güvenerek bu oyu verdiğinizi beklentinizin olduğunu biliyorum. Emin
olun hiç birinizin güvenini boşa çıkarmayacağım, bu nedenle çok çalışıyorum. Ama
çok çalışmaktan asla şikâyetçi değilim, çalmadan çaldırmadan kadim kentimizi
hizmetlerle donatmak için gece gündüz demeden tüm ekibimle canla başla
çalışıyoruz. Daha önce yaptığım bir konuşmada yine şunu söylemiştim, son kullanma
tarihi geçmiş hayâllerle kimse sizleri avutamaz, ben ne söz verdiysem bunları yerine
getireceğim, dedim. Bakıyorum yapılanlara ve yapılması gerekenlere, gerçekten de
fazla bir işimiz kalmamış. Köylerin iyi bir hale gelmesini çok istiyorum. Çünkü
inşalarımızın buradan şehirlere değil, tam tersi şehirlerden köylere göç etmesini
istiyorum. Ve her şeyin değerini de bilirim, içi boşluk olanında çamurunda değerini
çok iyi bilirim. Bir testiyi yaparsın çamurdan ama onu yararlı kılan içindeki boşluktur.
O yüzdende her şeyi iyi değerlendirip elimizdeki imkânı yararlı işler için kullanıyoruz.
Tarsus Belediyesi Türkiye’de artık övünebileceğiniz bir belediye haline geldi.
Üzerimize yüklenen borcumuzu silip artık cari fazlalığı olan bir belediye konumuna
geldik. Bu kolay olmadı ama bunu ekibimle birlikte başardık. Bundan böyle istediğiniz
hizmet ayağınıza gelebilecek. Çünkü belediyedeki para sizlerin parası sizlerin ödediği
vergiler ile toplanan para burada sadece bana düşen bunun sizlere eşit şekilde
hizmet anlamında ulaşmasını sağlamak. Benim ekibimin tek bir hedefi var. Bu kente,
köylere gittiğimiz her yere en güzel hizmetleri sunmak. Öyle ilginç şeyler yaşıyoruz ki
bazen o başarılarda bile gururu yenmek zorunda kalıyoruz. Felakette de ümitsizliği
yenmek zorundayız. Az sıkıntılar çekmedik, bütçeyi düzeltmek için… Belediyenin
geçmişteki sıkıntılarını ortadan kaldırmak için az sıkıntı çekmedik, gecemizi
gündüzümüze kattık, 24 saatimiz belediyede geçiyor. Ama bunun tek nedeni var
kalıcı eserleri ortaya koymak. Yapılması gerekenlerin hepsinin farkındayım. Elbette ki
benim bu kentte çok istediğim fikri, irfanı ve vicdanı hür insanların, gençlerin çok fazla
olması. Eleştiri diyorlar eleştiriyi herkesten dinleyebiliriz eleştiriye bizler açığız.
Herkesin konuşması düşüncelerini ortaya koyması benim yapımdır. Ama bazen
sustuğumuz zaman sakın yanlış anlamasınlar, Mevlana’nın dediği gibi
‘Suskunluğumuz Asaletimizden Gelir’ ve bazen de konuşanlara bakarız. Bizim
başarılı çalışmalarımıza öyle bir halde saldıran siyasi şer odakları dediğimiz bazı
insanların yaptıklarını emin olun hiç duymazdan geliyorum. Bana yapılacak eleştiri
beni daha çok çalışmaya sevk edecek eleştiridir. Yalan yanlış moralimizi bozacak,
motivasyonumuzu düşürecek eleştirilerin benim için bir anlamı yok. Beni kimse
boyunduruk altına alamaz, bana kimse efendilik yapamaz. Benim bir efendim varsa
oda halkımdır, halktan başka efendi tanımam ve iki şey için mücadele ederim. Biri
‘Hak’ biri de ‘Halk’ bundan emin olun. Yaptığım hiçbir şeyde yanlış bir şey
görmeyeceksiniz, göremeyeceksiniz, bundan emin olun. Çünkü bir insan sağlığını,
şöhretini, şanını kaybedebilir, ama bizim için iki önemli şey vardır. Biri onurdur biri
erdemdir. Eğer o onuru erdemi kaybedersen her şey biter. Yürüyeceğim her bir yolda
mutlaka sizin yolunuzda olduğumu bilin. Bana verdiğiniz destek ve güvenden ötürü
24 saat değil 25 saat çalışsam azdır, dedi.
